En Yeniler
ortaçağ hukuku etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ortaçağ hukuku etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7/15/2013

seyyah1906

Palalı, camiye ayakkabı ile girmemiş ve herhangi bir “fışkiye” kırmamış olsun yeter.

palalı saldırganın eylemini "hukuk çerçevesinde" diyerek
Palalı, camiye ayakkabı ile girmemiş ve herhangi bir “fışkiye” kırmamış olsun yeter.

CHP Milletvekili Emine Ülker Tarhan'ın 15 Temmuz 2013 Tarihli Basın Açıklaması

Muhterem bir vekil ortaçağ hukukuna rahmet okutan ve tahrik kokan bir anlayışla, palalı saldırganın eylemini "hukuk çerçevesinde" diyerek meşrulaştırmaya çalışıyor olabilir. 


Bu vahşi eylemin hukuk içinde, buna karşı duracaklarınsa hukuk dışında kalacağını belirterek direnişçilere gözdağı vermiş olabilir. Aynı anlayış, kafasına mermi sıkarak insan öldürenleri cezadan muaf tutmayı, “isyan edenleri tedavi etmek zorunda mıyım” demeyi, revirlere sıkılan gazları, 65’i ağır binlerce yaralı, 13 göz kaybı, 5 ölümü de “hukuk çerçevesinde” görebilir. Baş sorumlunun “veciz” ifadesindeki gibi “şiddet gösteren şiddet görür” de diyebilir. Bu, ilkel ve tehlikeli bir anlayışın, “doğal” orman hukuku anlayışının tezahürüdür. Kendi meşrebince de normaldir ama bu “doğal hukuk” allamelerine sormak da gerekir: Polis şiddetinden kaçanları bir sokakta tek başına yakalayıp, o sokak sadece kendilerine aitmişçesine aralarına alıp linç etmeye kalkanlar, palayla kadınlara saldıranlar doğalsa eğer, dayak yiyen, gözünü yitirenlerin kendisine şiddet uygulayanların camını çerçevesini indirmesi de o kadar doğal mıdır sizce?

Nazi hukukunun ve darbe hukukunun çerçevesine nasıl gaz odaları, işkence, cinayet, ırza geçme, hatta “copa ne gerek…”, “asmasaydık da beslese miydik?..” söylemleri sığdırılabilmişse, ahir dönem AKP hukukunun çerçevesine masumların üzerine palayla saldırmak gibi eylemleri de sığdırmak mümkün olabilir pek tabii. Bu, kafa kesmenin dahi hukuk çerçevesinde görülmesini yadırgamayan bir anlayış için doğaldır. Palalı saldırı da “hukukidir” onlara göre. Meğerki, bu palalı, camiye ayakkabı ile girmemiş ve herhangi bir “fışkiye” kırmamış olsun yeter.

Ancak ben, hukukun egemen gücün meşruiyet silahı olması fikrini reddettiğimden, palayla halka saldırmak evrensel hukukun çerçevesine uymadığından ve iktidarın saldırganları koruduğuna inandığımdan, özgürlükleri tehdit eden bu eylemlere karşı bir yasal düzenlemeyi zorunlu görüyor, aşağıdaki yasa teklifini TBMM’ye verdiğimi kamuoyunun bilgisine sunuyorum.