En Yeniler
yasama etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yasama etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7/04/2011

seyyah1906

başbakan recep tayyip erdoğan tükürdüklerini yalayacaklar sözünün arkasında olduğunu belirtti

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP’li milletvekillerinin yemin etmeme kararını devam ettirmesine yönelik tepki göstererek “Şu anda parlamento çalışıyor ve burada yemin edilmediği sürece devamsızlık söz konusudur. Buraya gelip katılmak yasama çalışmalarına katılmak anlamına gelmez. Bugün önemli bir yasama çalışmasıydı ve bu yasama çalışmasında yok listesine girmişlerdir” sözleriyle değerlendirdi. Erdoğan tükürdüklerini yalayacaklar sözünün de arkasında olduğunu dile getirdi.
TBMM’de gerçekleştirilen Başkanlık seçiminin ardından Başbakan Erdoğan kuliste basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Erdoğan, Cemil Çiçek’in Meclis Başkanı seçilmesiyle ilgili değerlendirmesinde seçim sonucunun hayırlı olduğunu ve planladıkları gibi salt çoğunluk ile gerçekleştiğini kaydetti, Erdoğan Cemil Çiçek ile ilgili yorumunda ise, “İnanıyorum ki, yakın siyasi tarihini parlamentonun ve ülkemizin gayet iyi bilen, hukuki misyonu itibariyle güçlü bir karizmaya sahip olan Cemil Bey, parlamentonun bu sıkıntılı dönemde de başarılı bir performans ortaya koyacaktır. Gerek partimizin yönetiminde gerek hükümetimizdeki sözcülüğü itibariyle zaten ülkemizin ve uluslararası siyaset camiasının yakından tanıdığı, bildiği bir isim olarak da bu makama yakışan bir isim olacaktır. Ben kendisine Allah’tan başarılar diliyorum. Ailesine mutluluklar diliyorum” dedi.

"ELLER SIKILI OLURSA YUMRUK OLUYOR"

Erdoğan, Çiçek’in teşekkür konuşmasında "yumruk sıkma değil, el sıkma tokalaşma" mesajları vermesi hususunda da yaptığı değerlendirmede, “Gayet güzel, hep arzu edilen mesajlar. Temenni ederim ki, sıkılı eller olmaz. Eğer sıkılı olursa yumruk oluyor. Eğer eller açık olursa tokalaşmaya yönelik oluyor, o da barışa uzanan el oluyor. Temennimiz budur” diye konuştu. Gündemlerinde Türkiye’ye hizmetin bulunduğuna da vurgu yapan Başbakan Erdoğan, Türkiye’yi mutlu insanlar topluluğu haline getirmeyi hedeflediklerini kaydetti.

"CHP’NİN TAVRI YANLIŞTIR"

Başbakan Erdoğan, CHP’nin boykotunun devam etmesi durumunda anayasa çalışmalarının riske gireceği yönündeki iddiaları da yanıtladı. MHP ile bir konsensüs, bir ortak akıl oluşturulması durumunda verdikleri sözü yerine getirebileceklerini söyleyen Erdoğan şöyle devam etti:

“Nedir bu ortak akıl. Bütün sivil toplum örgütleri ile otururuz konuşuruz çalışmaları yaparız ve ülkemize hizmet konusunda kapıyı ciddi manada açmış oluruz. CHP’nin anamuhalefet partisi olması hasebiyle bu çalışmaların içerisinde olması en büyük arzumuzdur. Demokratik parlamenter sisteme güç katması açısından da önemlidir. Ama şu ana kadar takındıkları tavır yanlış bir tavırdır. Yani parlamento hukukunu bilmemenin çok acı bir örneğidir ve doğal seyri içerisinde üzerlerine düşen görevi yerine getirmeleri gerekir. Eğer bu görev yerine getirilirse zaten problem kalmayacaktır. Bizim önyargılarımız yok tam aksine milletimize hizmet bizim önceliğimizdir. Bunun dışında kimseye de kinimiz nefretimiz söz konusu değildir.”

"BURAYA GELMEK YASAMA FAALİYETİNE KATILMAK DEĞİLDİR"

CHP’nin tavrının devam etmesi durumunda bir ara seçim formülünün destekleyip desteklemeyecekleri yönündeki bir soruya ise Erdoğan, “Şu anda Parlamento çalışıyor ve burada yemin edilmediği sürece devamsızlık söz konusudur. Buraya gelip katılmak yasama çalışmalarına katılmak anlamına gelmez. Bugün önemli bir yasama çalışmasıydı ve bu yasama çalışmasında yok listesine girmişlerdir” yanıtını verdi. Ekim ayında yeni yasama yılında bir adım atılması konusunda ise Erdoğan henüz Temmuz ayında olduklarını ve Ekim’in beklenmesi gerektiğini ifade etti.

"BU TÜKÜRDÜĞÜNÜ YALAMAKTIR"

Kütahya’da dün yaptığı konuşmada CHP’nin yemin etmeme kararı konusunda, “Tükürdüklerini yalayacaklar” sözlerine CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun tepki göstermesi de Erdoğan’a hatırlatılırken, muhalefet liderlerinin kendisine gösterdiği tepkilere ise Erdoğan şöyle yanıt verdi:

“Herkesin sözü kendinedir. Ben bir gerçeği söylüyorum. Siyasetçi ağzından çıkanı iyi değerlendirecek. Ben iyi değerlendiriyorum ve bunun da nereye gideceğini çok iyi biliyorum. Çünkü siz kalkar da arkadaşlarımız yemin etmedikçe biz yemin etmeyeceğiz derseniz kendinizi kilitlersiniz. Şimdi diyorum ki, bunu böyle dediniz, yarın eğer siz yemin etmek durumunda kalırsanız bu tabloda bunu nasıl izah edeceksiniz? Olay bu. Bu nedir tükürdüğünü yalamaktır işte.”

Erdoğan, Oktay Ekşi’nin TBMM Başkanlığı seçiminde özellikle CHP Milletvekili Kamer Genç’in çıkışları karşısındaki tavrına yönelik değerlendirmesinde, “Bugünkü tavrı tam manasıyla olması gereken tavırdır. Sayın Ekşi, bugün olması gerekenleri harfiyen uygulamıştır. Bundan dolayı da teşekkür ederim” dedi.(ANKA)

6/29/2011

seyyah1906

ergenekondan tutuklu mustafa balbay için meclisten dokunulmazlık bilgisi istendi

İkinci “Ergenekon” davası kapsamında tutuklu yargılanırken CHP'den milletvekili seçilen gazeteci-yazar Mustafa Balbay'ın “gizli tanığın kimliğini açıkladığı” iddiasıyla yargılandığı davada, sanığın Anayasa'nın 83. maddesinde belirtilen yasama dokunulmazlığından yararlanıp yararlanamayacağı konusunda TBMM Başkanlığından bilgi istendi. Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, ikinci “Ergenekon” davası kapsamında tutuklu bulunan bu davanın tutuksuz sanığı Balbay katılmadı.

Balbay'ın mahkemede hazır edilmesi için cezaevine yazı yazıldığını belirten hakim, sanığın 12 Haziran'da milletvekili seçildiğinin basın yayın kuruluşları tarafından dile getirildiğini kaydetti.

Hakim, Anayasa'nın 83. maddesi hükmü ile milletvekili seçilenlerin yasama dokunulmazlığı kapsamında sorgulanamayacakları belirtildiği için bu hüküm nedeniyle sanığın duruşmada hazır edilmemesi yönünde 15 Haziran'da cezaevine yeniden yazı yazıldığını bildirdi.
TBMM Başkanlığına yazı yazılarak, Balbay'ın milletvekili seçildiği yönündeki bilgilerin resmi olarak doğru olup olmadığı, sanığın Anayasa'nın 83. maddesinde belirtilen yasama dokunulmazlığından yararlanıp yararlanamayacağı konusunda bilgi verilmesini isteyen hakim, duruşmayı erteledi.

Şişli Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Mustafa Balbay'ın “Silivri Toplama Kampı-Zulümhane” isimli kitabında “gizli tanık Kıskaç”ın gerçek kimliğini tüm kamuoyunun bilgi edinmesini sağlayacak şekilde yazdığı gerekçesiyle “göreve ilişkin sırrın açıklanması” suçundan 1 ile 4 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
AA

6/17/2011

seyyah1906

mhp lideri devlet bahçeli özür dilemediği sürece el sıkışmanın bir anlamı olmaz

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın MHP’ye yönelik çok haksız, yalan ve iftiralarla dolu söylemleri olduğunu anımsatarak, “Siyasi parti liderleri ile bir husumetimiz yok. Ama, ‘Başbakan’a el uzatırken, çok düşünürüm’ diye aklıma geliyor. El sıkışma gerektirebilecek bir samimiyet, diyalog kendisinde görünmüyor. MHP’den özür dilemediği sürece, el sıkışmanın bir anlamı olmaz” dedi. Bahçeli’nin değerlendirmeleri şöyle:

Demirtaş’la tokalaşmam

“Bir önceki yasama döneminin başında Ahmet Türk’le tokalaşmıştık. Yine aynı kareyi göreceğinizi zannetmiyorum, hayır elimizi uzatma gibi bir ortam oluşmaz. Meclis’te buna ihtiyaç hissedileceğini de sanmam. Çünkü, seçimler biter bitmez, zafer çığlıkları içerisinde söylenen çok şeyler var. Bunları dikkate alarak hareket etmek durumundayız. Bu söylemler çerçevesinde TBMM’ye gelmiş olanlara el uzatmak olmaz.



AKP ile rekabet mümkün değil

MHP, eldeki imkanlar ölçüsünde seviyeli bir seçim stratejisi izledi. Seçim propagandamız bir disiplin içinde yürütüldü. Tabii, bu şartlar altında AKP’nin propagandası ile rekabet etmemiz mümkün değildi. Ancak, karşılaştığımız çok değişik olaylar oldu. MHP’yi tamamen Meclis dışında bırakma gibi anti-demokratik bir uygulamanın acımasızca her alanda yürütüldüğünü gördük.


YSK yöneticilerini kınıyorum

Bunların başında YSK’nın aldığı tavır çok önemli. Bu YSK’nın bir mahkeme olma özelliğini kaybettiğini gösterdi ve AKP’nin ‘Kara Propagandası’na YSK alet edildi. Bu çok acı bir durum. Bu, yargı için çok büyük bir lekedir. Sebebi de şudur; MHP’de gelişen olaylar çerçevesinde milletvekili adaylığından ve partiden ayrılmış olan kişilerin isimleri listelerden çıkarılmadı. Bu da AKP’nin çok büyük bir istismar alanı oldu. ‘Çıkardık diye yalan söylüyorlar. MHP’ye oy verirseniz, bunlar seçilecek’ diye AKP bunu kullandı. Bu kullanmaya alet olan kurum YSK’dır. Kendilerini kınıyorum.

Kaseti kullanmak utanç verici

Kaset tuzağını kuranları bulma konusunda, halen bize ulaşan bir gelişme yok. Şimdi onu bekliyoruz. Başbakan, artık seçim dönemini de aştığına göre; devleti işler hale getirsin. Bu olayları ne kadar uygun buluyor, ne kadar bulmuyor, bunun üzerine nasıl gidecek, araştırmasını yapması gerekiyor. Ama, seçim gününde kasetin meydanlardaki uygulamaları, propaganda aracı olarak Sayın Başbakan tarafından çok acı bir şekilde kullanılmış olması, gerçekten utanç verici bir durumdur.

MHP seçimde başarılı

MHP, bilinen şartlar altında girdiği seçimde başarılıdır. Bu seçim dönemindeki gelişmelere MHP’den başka hiçbir siyasi parti direnç gösteremezdi.”

Affetmem

BAHÇELİ, kaset skandalı sonrasında partiden ihraç edilen, ancak milletvekili seçilen İhsan Barutçu ile ilgili de şöyle konuştu: Meclis Genel Kurul sıralarında nerede oturursa otursun. Genel Kurul’da kimin nerede oturacağını biz tayin etmiyoruz. MHP ile herhangi bir şart altında ilişkisi olmayacaktır. Kendisinin MHP’liliği, MHP’deki konumu üzerinde bir tartışma yapmıyoruz. Ancak, şu an için MHP ile ilişkisi kesilmiştir. Gelecekte de beraber olacağımız kanaatinde değilim. Çünkü, MHP’nin böyle bir eşiğinde, bu, uygun bir davranış olmadı. Kendisini affetmem.”

Kılıçdaroğlu’na yapılan yanlış

HÜRRİYET Ankara Temsilcisi Metehan Demir ve MHP muhabirleri Süleyman Demirkan ile Umut Erdem’in sorularını yanıtlayan Bahçeli, CHP’yi de şöyle değerlendirdi: “CHP’nin iç işlerine karışmak istemem. Ama, seçimden yeni çıkmış bir siyasi partinin, daha 24 saat bile geçmeden basında bu şekilde yansıyan bir tartışma zeminine sürüklenmesini doğru bulmuyorum. Henüz, kesinleşmiş sonuçlar dahi yokken ‘başarılı-başarısız’ tartışması yanlıştır.” Bahçeli, kaset tuzağı nedeniyle seçimlerden önce Başkanlık Divanı’ndan 9 çalışma arkadaşının istifa ettiğini anımsatarak, “Pazar Günü Merkez Yönetim Kurulu ve İl Başkanlarımızla toplanacağız. Önce, boşalan üyelikler için MYK’ya yedekler çağrılacak. Sonra da MYK içinden yeni arkadaşlarımız seçilecek” dedi.
hürriyet