En Yeniler
bürokrat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bürokrat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12/29/2011

seyyah1906

başbakan erdoğan tübitak toplantısında uzun menzilli füze yapılması talimatı verdi



başbakan erdoğan tübitak toplantısında uzun menzilli füze yapılması talimatı verdi

13 bakan ve onlarca bürokratla yapılan 23.ncü teknoloji yüksek kurulundan erdoğan'ın uzun menzilli füze yapın talimatı çıktı başbakan erdoğan yaş toplantısında komutanlara sordum bizim füzelerin menzili ne kadar?diye en fazla 150 km. dediler bu olmaz bunu geliştirmemiz lazım erdoğan komutanlara söylediklerini o menzili geliştirecek bilim insanlarına anlattı iran örneğiyle talimatını verdi

9/24/2011

seyyah1906

başbakan erdoğan: geldiğimden beri en büyük kavgam onlarla

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Geldiğimden beri en büyük kavgam bürokratik oligarşiyledir. Bürokratik oligarşinin neler yaptığını, ne tür ıstıraplar yaşattığını çok iyi bilen birisiyim. Henüz dört dörtlük bunu aşabildik mi? Hayır. Daha yapılması gereken çok şeyler var, ama aşıyoruz ve aşacağız.
Çünkü, bürokratın havası hep şudur. 'Bugün git yarın gel', alır dosyayı koyar rafa. Yani bir kere şu olmuş, bu olmuş yatırımcı geliyor, gelecekmiş, umurunda değil. Ve bir de özel bağlantılar kurma gayreti içerisine girerler'' dedi.

Erdoğan, The Plaza Oteli'nde düzenlenen Yatırım Destek Ajansı'nın kahvaltılı toplantısına katıldı. Türkiye'nin yatırımcılar nezdinde cazibe merkezi haline dönüştüğünü ifade eden Erdoğan, ''Bunu sizlerle paylaşmak isterim. 2002 yılında sadece 43 milyar lira olan özel sektör yatırımları, 2010 yılında 164 milyar liraya çıkmıştır. Bu yılın ilk çeyreğinde de özel sektör yatırımları, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 50 gibi çok yüksek bir oranda artmıştır. Dünyada kriz söylentileri dolaşmasına rağmen, özel sektör yatırımlarının bu kadar artması, Türkiye gerçeğini açıkça göstermektedir'' diye konuştu.

Hükümet olarak, Türkiye'de yatırımların hem nicelik hem de nitelik olarak artmasına büyük önem verdiklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:

''Mesela 2003 yılında, Doğrudan Yabancı Yatırımlar Yasasını çıkarttık. Ki, ben yabancı kelimesinden de hoşlanmıyorum. Bu nedenle küresel sermaye veya uluslararası yatırımcı kavramını kullanıyorum. Ve bu yerli ve uluslararası yatırımcı ayrımına son verdik. Bugün Türkiye'de yerli girişimcilerin yararlandıkları her türlü teşvikten uluslararası sermaye de aynı şekilde yararlanabilmektedir, ayrım yok. Önümüzdeki dönemde özellikle sektör ve işletme bazlı mikro reformlar uygulayarak, rekabet gücümüzü artırmaya devam edeceğiz. Türkiye'nin özellikle ileri teknolojili ve yüksek katma değerli sektörlerinde de bir sıçrama yaşatacağız. Onun için bu yatırım destek ajansını direkt şahsıma bağlı olarak oluşturduk. Ki özel sermaye, uluslararası sermaye herhangi bir yatırım yapacaksa bürokratlarla, onları muhatap etmeyelim. Direkt yatırım destek ajansıyla muhatap olsun, onların dosyalarını ajansımız takip etsin, işi bitirsin ve ondan sonra müracaat eden uluslararası sermaye mensuplarına dosyayı bitmiş olarak teslim etsin ki zamandan kazanalım. Çünkü, geldiğimden beri en büyük kavgam bürokratik oligarşiyledir. Bürokratik oligarşinin neler yaptığını, ne tür ıstıraplar yaşattığını çok iyi bilen birisiyim. Henüz dört dörtlük bunu aşabildik mi? Hayır. Daha yapılması gereken çok şeyler var. Ama aşıyoruz ve aşacağız. Çünkü, bürokratın havası hep şudur. 'Bugün git yarın gel', alır dosyayı koyar rafa. Yani bir kere şu olmuş, bu olmuş yatırımcı geliyor, gelecekmiş, umurunda değil. Ve bir de özel bağlantılar kurma gayreti içerisine girerler. Onun için yola çıkarken '3 Y' ile mücadele diye bizim bir başlığımız oldu. Bunun birincisi yolsuzluk, ikincisi yasaklar, üçüncüsü yoksuluk ve yola böyle çıktık. Ve 3 dönemdir seçimleri kazanmamızın altında yatan gerçek de halkımızın bize olan bu güvenidir. İşte siz değerli uluslararası sermaye mensuplarını ülkemizde gördükçe halkımızın bizlere ve size olan güveni çok daha farklı bir şekilde artacaktır.''

6/20/2011

seyyah1906

düşmanım bile olsa kötülüğünü istemem ama evren ceza alırsa üzülmem

Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in 12 Eylül darbesi nedeniyle verdiği ifadesine ilk tepki dönemin ana muhalefet partisi CHP’nin lideri Bülent Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit’ten geldi. 

Evren ve komutanların sorumluluğu siyasetçilere atmasına tepki gösteren Ecevit, “Temenni etmediğimiz antidemokratik bir şeyi nereden tahmin edecektik?” dedi. Evren’i “düşmanım” diye nitelendiren Rahşan Ecevit, “Düşmanımın bile kötülüğünü istemem ama Evren ceza alırsa üzülmem. Bize ve binlerce insana kötülük yaptılar” dedi.


Cumhuriyet Gazetesi'nden Utku Çakırözer'in haberine göre Rahşan Ecevit, darbe lideri Evren’in ifadesinde dönemin siyasetçilerini hedef alan sözleriyle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:

Nereden tahmin edecektik: Kenan Evren diyor ki ‘siyasetçiler tahmin etmeliydi’. Temenni etmediğimiz antidemokratik bir şeyi nasıl tahmin edecektik? Temenni etmeyince düşünemez, tahmin edemezdik.

Ecevit nezaketinden karşıladı: “Bülent Ecevit’in kendisine şikâyette bulunmadığını ve kendisini kapıda karşıladığını” söylüyor. Herkes bilir ki Bülent (Ecevit) baş düşmanına bile nazik davranan, önünde saygıyla konuşan bir insandı. Ama hissiyatı bambaşkadır. Şikâyeti olmaz mı hiç? Hem bizi Hamzakoy’a götürdüler, hem de sonrasında üç kez üçer ay hapis cezası verdirdi. Bunların hiçbiri güzel anılar değil.

Bürokratlar emir kulu: Eğer o dönem sorgulanacaksa sadece komuta heyeti sorumlu tutulmalı. O dönemin bürokratlarına dokunulmaması gerekir, çünkü onlar emir kulu. Baştakiler ne dediyse onu yaptılar.

Mecburiyetten tokalaştım: Evren ile bir kez yüz yüze görüşme yaptım. O da DSP’yi kurarken mecburi olduğu için gitmek durumunda kaldım. Sadece söylenmesi gerekeni söyleyip ayrıldım oradan. Birkaç kez de resmi törenlerde el sıkışılmıştır. Ama mecburiyetten.

Ecevit yıllarca yasaklandı: 12 Eylül darbesinin ardından bir süre Hamzaköy’de gözetim altında tutulan Bülent Ecevit, siyasetten de yasaklandı. 15 Eylül 1981’de Milli Güvenlik Konseyi 9 maddelik bir yasayla siyasi partileri kapatırken, CHP ve diğer partilerin mallarına el konuldu. Ecevit’in siyasi yasaklı olması üzerine eşi Rahşan Ecevit, 1983 yılında Demokratik Sol Parti’yi kurdu. 6 Eylül 1987 yılına kadar DSP’nin genel başkanlığını Rahşan Ecevit yürüttü. Yasakların kaldırılmasıyla birlikte siyasete dönen Ecevit, 13 Eylül 1987 yılında toplanan 6. DSP Kurucular Kurulu toplantısında genel başkan seçildi.

CHP Kılıçdaroğlu ile devam etmeli

Deniz Baykal’ın yerine Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP liderlik koltuğuna oturmasına açık destek veren Rahşan Ecevit, seçim sonuçlarını şöyle değerlendirdi: “Kılıçdaroğlu’nun şu anda suçlanmasını haksız buluyorum. Ondan önce partide bir yanlışlık vardı. Geldikten sonra kısacık sürede canla başla çalışıp partisinin oylarını arttırdı. Ama örgütte bir sıkıntı olduğu ortada. Kılıçdaroğlu bir ümit yakaladı, eğer çekilirse her şey bozulur.”

CHP içindeki tartışmalar ve muhaliflerin “kurultay” talepleri konusunda ise Ecevit, “Şu sırada kavgayı bırakıp, sarılıp kucaklaşmaları ve derhal bundan sonraki seçim için çalışmaya başlamaları gerekir. İç kavga bitmeden, dış kavgaya dönülemez” dedi.
mynet