En Yeniler
dış politika etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
dış politika etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3/29/2019

seyyah1906

Cumhurbaşkanı Erdoğan döviz spekülatörlerine savaş açtı, resesyon derinleşebilir

döviz spekülatörlerine savaş

Guardian gazetesi ekonomi editörü Türk lirasını desteklemek amacıyla yapılan yabancı yatırımcıların Türk lirasına erişimi kısıtlamasının sonuç verdiğini, ancak bu adımların hem kısa hem de uzun vadede büyük bir maliyeti olacağı uyarısında bulundu.

Guardian Ekonomi Editörü Larry Elliot, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yabancı yatırımcıların TL'ye erişimi kısıtlamasının sonuç verdiği, ancak bu adımların hem kısa hem de uzun vadede büyük bir maliyeti olacağı değerlendirmesinde bulundu.

Elliot, Erdoğan'ın spekülatörlere açtığı savaşı "klasik bir Pirus zaferi (bedeli ağır olan bir galibiyet)" olarak niteledi.

"Türkiye'nin hasar göreceği kuşkusuz" yorumunu yapan yazar, şöyle devam etti:

"Tek soru işareti, zararın ne kadar büyük olacağı ve başka ülkelerde hissedilip hissedilmeyeceği. Ancak küresel ekonominin ne kadar kırılgan bir durumda olduğu düşünülürse, Türkiye'deki sorunların bulaşıcı olma ihtimali çok güçlü."

Guardian yazarı, Erdoğan'ın TL pozisyonlarını kapamak için çabalayan yabancı bankaların Türkiye'den çıkmasını engellemesinin dövizdeki oynaklığın önüne geçtiğini, ancak bunun bir maliyeti olacağını belirtti:

"Bunun sonucunda borçlanma maliyetleri de, Türk tahvillerini sigortalamanın maliyeti de (CDS) yükseldi. Borsa son 3 yılın en kötü gününü yaşadı ve yüzde 6'ya yakın değer kaybetti."

swap faizleri

"Türkiye'nin planı Pazar günkü seçimlerden hemen sonra sınırlamaları kaldırmak ama çoktan olan oldu. Türkiye'nin cari açık yükü karşısında yabancı yatırımlara ihtiyacı var. Dolayısıyla yatırımcıların başını yakması, olabilecek en akıllı uzun vadeli strateji değil. Faiz oranları uzunca bir süre daha yüksek kalacağı için resesyon derinleşecek ve toparlanma yavaşlayacak. Türk Lirası'nda serbest düşüş riskini de gözardı edemeyiz."

"Piyasalarda yaygın görüş Türkiye'deki durumun bulaşıcı olmayacağı yönünde. Ancak piyasalar bunu hep söylüyor. Oysa küresel ekonomi yavaşlarken, merkez bankaları da faiz oranlarını yükseltme planlarını rafa kaldırdı. Yatırımcılar da Alman bonolarını tutmanın daha güvenli olacağı düşüncesiyle negatif getiriye razı olurken, 10 yıllık Amerikan tahvillerinin getirisi de on aylık bonodan düşük seyrediyor - ki geçmişte bu, resesyonun kapıda olduğunun sinyaliydi. Belki de resesyon için tek bir kıvılcıma ihtiyaç var ve Türkiye bunu kolayca ateşleyebilir."

Çarşamba günü Borsa İstanbul'un BIST 100 endeksi günlük yüzde 5,67 düşerek Temmuz 2016'dan beri görülen en büyük değer kaybını yaşamıştı.

Borsa İstanbul son dört gündür değer kaybediyor.


Bazı uzmanlar bu düşüşü TL'de son bir haftadır yaşanan oynaklığı gören yatırımcıların Pazar günkü yerel seçimlerden önce elindeki hisseleri satma isteği ile açıklıyor.

Swap piyasasında TL bulmakta zorluk çeken yabancı yatırımcının da TL pozisyonlarını kapamak için ellerindeki hisse senedi ve bonoları satmak istemesinin borsanın düşüşünde rol oynadığı yorumları yapılıyor. KAYNAK: BBC Türkçe

2/06/2015

seyyah1906

Alman ve Fransız liderler "Barış planıyla" Kiev'de


Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Kiev'de Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko ile bir araya geldi.

Alman ve Fransız liderler "Barış planıyla" Kiev'de Ukrayna'da nisan ayından beri devam eden iç savaşın sonlandırılması için yeni bir girişim başlatıldı

Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Kiev'de Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko ile bir araya geldi. İki liderin yeni barış planını Kiev yönetimi ile görüştükten sonra Rusya'ya gideceği açıklandı.

Kiev'de bulunan Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı John Kerry ise Rusya yanlısı ayrılıkçıların sofistike silahlar kullandıklarını söyledi.

1/26/2015

seyyah1906

SYRIZA'nın lideri Alexis Tsipras Yunanistan ve Avrupa Birliği'ni Salladı




Yunanistan'da seçimin galibi Syriza oldu. Radikal sol koalisyon, dün yapılan erken seçimlerden tarihi bir zaferle çıkmayı başardı.SYRIZA'nın lideri Alexis Tsipras Yunanistan ve Avrupa Birliği'ni Salladı Yunanistan'da seçimin galibi Syriza oldu. Radikal sol koalisyon, dün yapılan erken seçimlerden tarihi bir zaferle çıkmayı başardı. Merkez sağdaki Yeni Demokrasi ve Sosyal-Demokrat Pasok Hükümetleri'nin 41 yıllık hakimiyetini sona erdiren Syrıza'nın zaferi taraftarlarına büyük sevinç yaşattı.

Yunanistan erken genel seçimlerini Radikal Sol Syriza Partisi'nin öngörülenin de üzerinde bir oy oranı ile kazanmasının ardından, piyasalar sallandı. Euro/Dolar paritesi 1.12 düzeyinin de altına inerek 11 yılın en düşük seviyesine geriledi. Yunanistan borsasında kayıplar yüzde 4'ü aştı.

SYRIZA'nın lideri Alexis Tsipras kimdir?


Eğitim Bakanlığı'nın liseye geçiş sınavları, öğrencilerin okul dışındaki yaşamları için disiplin cezaları ve tek tip kıyafeti öngören yasa tasarısı nedeniyle, binlerce okul işgal edilmişti.
Tsipras Yunanistan'da 1957-1974 arasında "Albaylar Cuntası" dönemini yaşamamış ilk siyasi parti lideri. Ama siyasi geçmişi genç yaşlarına uzanıyor. Kasım 1990'da, Eğitim Bakanlığı'nın liseye geçiş sınavları, öğrencilerin okul dışındaki yaşamları için disiplin cezaları ve tek tip kıyafeti öngören yasa tasarısı nedeniyle, binlerce okul işgal edilmişti. Üç ay süren eylemde 5 kişi ölmüştü. Tsipras 16 yaşında iken tarihe "önlük hareketi" olarak geçen bu öğrenci direnişi ile duyurdu adını...

Öğrenci isyanını TV’de anlatan Aleksis Çipras, 1990’da Miçotakis hükümetinin öğrencilerle ilgili kararlarına isyan eden yüz binlerin liderlerindendi. Hükümet tasarıyı geri çekmek zorunda kaldı. Çipras, o dönemde Yunan televizyonlarında öğrencilerin taleplerini anlatmış ve halkın da sempatisini kazanmıştı.

Aileden solcu

Ortokulda Yunanistan Komünist Partisi'nin Gençlik Kolları'na girdi.


Atina Teknik Üniversitesi'nden inşaat mühendisi olarak diplomasını aldı ama siyaset ağır bastı. Komünist Partisi'den ayrıldı, parlamento dışı çeşitli sol fraksiyonlarda yer aldı..

Che-pras

Yüzde 10.5 oy alarak sürpriz yaptı. İki yıl sonra parti lideri seçildi.
Sıkı bir solcuydu. arkadaşları Tsipras (Çipras) olan soyadını küçük bir harf hilesiyle, Arjantinli devrimci Che Gueveraya atıfla, "Che-pras" olarak söylüyordu.

SYRİZA partisinin gövdesini oluşturan "Sinaspismos" partisinden 2006 yılında Atina belediye başkanlığına aday gösterildi.

Yüzde 10.5 oy alarak sürpriz yaptı. İki yıl sonra parti lideri seçildi.

Bu partinin 6 sol siyasi oluşum birleşmesiyle oluşan radikal sol koalisyon SYRİZA lideri olarak 2009 seçimlerinde ilk kez milletvekili seçildi.

Hiç evlenmediler

Aleksis Çipras liseden beri birlikte olduğu Baziana ile 20 yıldan fazla zamandır birlikte. Resmi olarak evlenmeyen çiftin iki oğlu var.

Krizi fırsata çevirdi,

Tsipras 7 yıl önce hayalindeki Yunanistan’ın ve ideal başbakanın nasıl olması gerektiğini bir gençlik dergisine verdiği röportajda anlatmıştı. İşte o röportajından satırbaşları:
Kariyerindeki dönüm noktası 2009 ekonomik krizi oldu..

Beş yıl önce yüzde 4.6 oy ile aldığı SYRIZA'yı 2012'de yüzde 27 ile ana muhalefet partisi yaptı.

İdeal Başbakan'ı böyle anlatmıştı

Tsipras 7 yıl önce hayalindeki Yunanistan’ın ve ideal başbakanın nasıl olması gerektiğini bir gençlik dergisine verdiği röportajda anlatmıştı. İşte o röportajından satırbaşları:

- Siyasete girip genç yaşta parti lideri olduktan sonra tabi ki hayatım değişti. Bazen kendimle başbaşa kalmak istiyorum. Olmuyor. Metroya binip insanlara ‘Günaydın’ demek zorunda olmamayı istiyorum.

Hayalindeki başbakan

- İnsanlarla samimi olmayı seviyorum. Siyasilerle konuşurken ilk ismimle hitap edilmesini ‘Alexis’ denmesini tercih ediyorum.

- Başbakanlar neden bu kadar ulaşılmaz insanlar? Neden onlara kimse yaklaşamıyor? İran büyükelçisine de zamanınız olmalı, İran’dan gelmiş sıradan bir göçmene de...

- Gazetecilerin kamunun gözü önündeki insanları ‘av’ olarak görmesinden rahatsız oluyorum. Yunanistan’da medyanın durumu trajik.
Esrar yasal olmalı

- Tarihte hayranlık duyduğum isimler sosyalist kuramcı ve İtalyan Komünist Partisi kurucusu Antonio Gramsci, ABD’li siyahi hakları savunucusu Rosa Luxemburg, Che ve Gandhi.

- Mao’nun düşünce tarzını beğeniyorum. Ama ABD Başkanı Roosevelt’in ve neo-liberal ekonominin kurucusu Adam Smith’in görüşlerinde de bazı önemli noktalar buluyorum.

- Gazetecilerin kamunun gözü önündeki insanları ‘av’ olarak görmesinden rahatsız oluyorum. Yunanistan’da medyanın durumu trajik.

- Marihuana’nın (Esrar) yasadışı olmaktan çıkartılması gerektiğini düşünüyorum. Kendim hiç kullanmadım. Fobim var. Sonuçlarından korkuyorum. Ama kullanan arkadaşlarım var.

- Homoseksüel evliliklerini destekliyorum. Çocuk sahibi olmaları tartışılmalı.

- Kendimi yakışıklı bulmuyorum. En çirkin yerim burnum. Ama estetiği hiç düşünmem!

- Uçaklardan ve uçmaktan korkuyorum. Bununla mücadele etmeye çalışıyorum.

Askerlik kalkmalı

- Zorunlu askerliğin, hatta ordunun tamamen kaldırılması gerektiğini düşünüyorum. Tüm ordular kaldırılmalı. Bu olana kadar insanlara askerlik yerine sosyal hizmetlerde çalışma hakkı verilmeli.

- Çocukken dondurmacının tezgahından dondurma çalarken yakalanmıştık. Bizi karakola götürdüler. Ailelerimiz geldi. Özür diledik neyse ki adam iyi biriydi bizi affetti. Bundan hala utanıyorum.

1/22/2015

seyyah1906

One Minute'dan sonra ilk kez Davutoğlu Davos'ta ama İsrail yok


6 yıl aradan sonra Başbakan Ahmet Davutoğlu Davos'a gitti tekrar One Minute Krizi yaşanacak mı diye merak edilirken İsrail'in Davos'a heyet göndermediği ortaya çıktı

One Minute'dan sonra ilk kez Davutoğlu Davos'ta ama İsrail yok 6 yıl aradan sonra Başbakan Ahmet Davutoğlu Davos'a gitti tekrar One Minute Krizi yaşanacak mı diye merak edilirken İsrail'in Davos'a heyet göndermediği ortaya çıktı

11/01/2012

seyyah1906

Financial Times suriyeli kürtler türkiyenin desteklediği araplara güvenmiyor

Financial Times, Suriye'nin en büyük kenti Halep'te Arap isyancılarla Kürtlerin çatışmaya başladığını ve 19 aylık iç savaşta yeni bir cephe açıldığını yazdı.

Gazete "Şimdiye kadar aralarında adı konulmamış bir barış mutabakatı bulunan iki grubun çatışması, Suriye toplumundaki bölünmüşlüğü ve silahlı muhalefetin halkı Esad yönetimine karşı birleştirme konusunda ne kadar zorlandığını gösteriyor." dedi.
Gazeteye göre Hüseyin Cummo adlı bir Kürt siyasi eylemci, "Halep'in kuzeyindeki geniş bir alana yayılan çatışmaların kontrolden çıkma tehlikesi var. Çatışmalar, Suriye devrimini mahvedebilir. Herkes çok korkuyor ve sonuç felaket olabilir." diyor.
Haberde özetle şöyle deniyor:
"Rejime muhalif olmalarına karşın Suriye'nin 2 milyonluk Kürt nüfusu iç savaşın dışında kaldı ve Türkiye'ye çok yakın buldukları Arap isyancılara güvenmedi. PKK'nın Suriye Demokratik Birlik Partisi PYD ile yakın ilişkisi var. Beşar Esad'ın birçok Arap muhalifi, PYD'nin Suriye rejimiyle işbirliği yaptığına inanıyor.
"Buna rağmen Arap isyancılar ve Kürtler, geçen haftaya kadar Kuzey Suriye'de sınırları kontrol noktalarıyla belirlenen kendi bölgelerinde kaldılar ve aralarında kayda değer bir çatışma çıkmadı. Ancak Cuma günü Özgür Suriye Ordusu savaşçıları Halep'te kontrolleri altındaki alanı genişletmek için Kürtlerin denetimindeki Eşrefiye mahallesine girince durum değişti.
"Gerçekte ne olduğu konusunda farklı görüşler var. Ancak birçok kişi, Kürtlerin Özgür Suriye Ordusu'nun mahalledeki varlığını protesto etmesinden sonra çatışmaların başladığını söylüyor. Bunun üzerine Esad'a bağlı güçlerin bölgeyi bombaladığı belirtiliyor. Merkezi Londra'da bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi adlı muhalif gruba göre mahalledeki çatışmalarda çoğu isyancı 30 kişi öldü.
"Siyasi eylemcilere göre Özgür Suriye Ordusu, Halep'i Kürt bölgesi Arfin'e bağlayan yolda bazı Kürt sivilleri gözaltına aldı. Ahrar el Suriye tugayından bir komutan da, bazı askerlerinin Kürtler tarafından gözaltına alındığını söyledi. Şimdi bazı Kürt sivillerin serbest bırakıldığı ve iki tarafın da tansiyonu düşürmeye çalıştığı belirtiliyor.
"Ahrar el Suriye, Kürtler'i Esad'a karşı verdikleri mücadelede 'kardeşleri' olarak niteledi. Ancak isyancı gruplar arasında tam işbirliği sağlanamaması, durumu tehlikeli bir hale getiriyor. Zira başka bir isyancı grup Kürt köyü Kastel Cando'ya saldırdı ve dün hala çatışmalar sürüyordu.
"Uluslararası Kriz Grubu'ndan Peter Harling'e göre, iki grup arasındaki ilişkilerin gergin olması ve bu kadar kaotik bir ortamda toprak mücadelesi verilmesi nedeniyle bir süredir çatışma çıkması zaten bekleniyordu. Özellikle de Türkiye sınırındaki stratejik bölgelerde denetimin Kürtlere geçmesinden sonra." bbc türkçe

9/29/2012

seyyah1906

financial times suriye krizi türkiye için ağır bir yüke dönüşüyor

Türkiye'nin Suriye sınırı yakınında Suriyeli mülteciler için kurulan kamptan bir görüntünün eşlik ettiği değerlendirmenin başlığı 'Ankara'nın beklenmedik yükü'...

Daniel Dombey imzalı yazıda Esat rejimine muhalefetin Türkiye'yi giderek artan biçimde komşuları ve küresel müttefikleriyle ters yöne ittiği belirtiliyor.

Yazar Türkiye'yi 'iddialı ve yükselmekte olan bir güç merkezi' olarak tanımlıyor.

BM kayıtlarına göre, Mart 2011'de hükümet karşıtı ayaklanmaların başlamasından bu yana Suriye'de 20 binden fazla kişi öldü.

Financial Times'a göre Washington Türkiye'yi Esat'ı devirme operasyonunda kilit önemde görüyor.

Ancak yazar bu durumun Türkiye için ağır bir yüke dönüştüğünü belirtiyor.

Bir diplomat 'Türkler bu çatışmanın içine hiç beklemedikleri şekilde çekildiler' diyor.

Muhalifler başta Halep'te olmak üzere çatışmalarda her gün onlarca kişinin hayatını kaybettiğini ileri sürüyor.

Savaş uçaklarının çeşitli binaları vurduğu, ordunun muhalif savaşçılara karşı ağır silahlar kullandığı belirtiliyor.

İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü de, ordunun isyancıların konuşlandığı noktaları bombaladığını söylüyor.

Çeşitli bölgelerde isyancılarla Esat yönetimine bağlı birlikler arasında çatışmalar yaşanıyor.

Financial Times'a konuşan diplomat Türkiye'nin başlangıçta bu çatışmalardan kaçanlara kapı açarak iyi bir iş yaptığını ancak şu anda bir felaketle karşı karşıya kaldığını kaydediyor.

Yazara göre, gerek Türk gerekse uluslarası uzmanlar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tampon bölge talebinde bulunup, Özgür Suriye Ordusu'na destek vererek gereğinden ileri gittiği kanısında.

Beşar Esad yönetimi, ayaklanmanın, yabancı savaşçıların da devreye sokularak uygulandığı bir komplo olduğuna inanıyor.

Katar ve Suudi Arabistan'ın yanısıra Türkiye'nin de bu komploda payı olduğunu iddia ediyor.

Financial Times, hükümeti destekleyen kesimlerin, Türkiye'nin sonunda bu girişimlerin ödülünü alacağı kanısında olduğunu belirtiyor.

Ancak gazete, Türkiye'nin Birleşmiş Milletler'in daha güçlü şekilde gelişmelere müdahele etmesi çağrısında yalnız kaldığına da dikkat çekiyor. bbc türkçe