En Yeniler
genel kurul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
genel kurul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7/07/2011

seyyah1906

kadın milletvekillerinin pantolonla meclise girebilmesi için ak partiden içtüzük değişikliği teklifi

AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener ile Kocaeli Milletvekili Sibel Gönül, kadın milletvekillerinin TBMM Genel Kurulunda pantolon giyebilmesi için İçtüzük değişikliği teklifi verdi.
Meclis Başkanlığına sunulan teklifle, TBMM İçtüzüğü'nde ''kadınların tayyör'' giymesinin yanı sıra ''ceket ve pantolon giymesi''ne de imkan tanınıyor.
Teklifle, İçtüzüğün ''kıyafet'' başlıklı 56. maddesindeki ''bayanlar tayyör giyerler'' şeklindeki ifadenin, ''kadınlar tayyör ya da ceket ve pantolon giyerler'' şeklinde değiştiriliyor.

Teklifin gerekçesinde, Genel Kurul çalışmalarının zaman zaman uzun ve yorucu olduğu, bu yorucu mesai içinde özellikle kadın milletvekillerinin daha rahat kıyafetlerle çalışmalara katılımın sağlanması yönündeki taleplere işaret edilerek, ''Son dönemde İçtüzükteki kıyafete ilişkin hükümler, kadın hakları bağlamında eleştiri konusu yapılmaktadır. Ayrıca bazı durumlarda milletvekillerinin farklı kıyafet tercihlerinde bulunması ihtiyacı ortaya çıkmaktadır'' denildi.

Kadın devlet memurlarının etek giyme zorunluluğunun mevzuat değişikliğiyle kaldırıldığı, kumaş pantolonla görevlerini yapabilmelerine imkan sağlandığı hatırlatılarak, teklifle kadın milletvekillerinin de ceket ve kumaş pantolon ile görevlerini yerine getirmelerine imkan tanındığı belirtildi.

Teklifte, İçtüzükteki ''bayan'' ibaresinin de ''yaygın olarak kullanılan ve mevzuata uygun olan "kadın" ibaresiyle değiştirilmesi istendi.

Genel Kurul'da pantolon da giyilebilmesine ilişkin tartışma, CHP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey'in protez bacağının etek giyme zorunluluğu nedeniyle görünmesiyle başlamıştı.

7/06/2011

seyyah1906

mustafa elitaş inadı direnmeyi bırakın bugün önünüzde fırsat var yemininizi edin

AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, TBMM'de gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan'ın CHP'lilere yönelik ara seçim restinin sorulması üzerine Anayasa ve İçtüzükte ara seçimle ilgili şartların açık olduğunu, TBMM'deki sandalye sayısının yüzde 5 oranında boşalması halinde, Başkanlığın Genel Kurula sunuşu ile birlikte 3 ay içinde ara seçim yapılabileceği yönünde hüküm bulunduğunu kaydetti. Bir ay içinde 5 birleşim boyunca Meclis'e gelmeyen milletvekillerinin, milletvekilliğinin düşürülmesi ile ilgili hükmü de hatırlatan Elitaş, bu durumdaki milletvekillerinin karma komisyonda ve Genel Kurul'da savunma haklarının olduğunu kaydetti. Elitaş, "CHP'nin 4 yıl daha parlamentoya gelmeyeceğiz şeklindeki tutumunu sürdürmesi halinde, bu partiye oy vermiş 11 milyon seçmene yapılan haksızlığa 'dur' demek için, Meclis Başkanlığı konuyla ilgili değerlendirme yapabilir. Parlamentoda oturup da yemin etmemiş milletvekilleri 'gelmemiş' sayılır. Bir ay içinde 5 birleşim gelmezlerse yok sayılacaklarından, Meclis Başkanlık Divanı'nın doğrudan doğruya karma komisyona bilgi vermesi gerekir" diye konuştu.
Yemin etmeyen milletvekillerinin iki oturumdur yok sayıldığını savunan Elitaş, bugün yapılacak teskere görüşmeleriyle bunun üç olacağını söyledi. Elitaş şöyle konuştu:
"Arkasından RTÜK ile ilgili seçim var, bu da dört olur. Sonra hükümet programı var. O da güven oylaması olduğu için beş olur. Bu anlamda baktığımızda, inatla bu bir noktaya ulaşılamayacağı görülür. 'İnadı, direnmeyi bırakın bugün önünüzde fırsat var yemininizi edin ve görevinize başlayın' diyoruz. Ama bunu da yapmazlarsa herhalde 15 Temmuz tarihi son tarih olur. 1 Ekim tarihinde parlamento açılırsa ve o gün itibariyle Başkanlık Divanı bu konuyu değerlendirip karma komisyona gönderirse herhalde iş işten geçmiş olur."

CHP'lilerin Genel Kurul'da 'misafir' olarak yer aldıklarını da savunan Elitaş, "İtiraz, yoklama talebi hakkı olmayan milletvekillinin Ankara il başkanından ne farkı var" diye konuştu. Ara seçimle ilgili bir soruya da Elitaş, "Onu şu anda söylemek mümkün değil ama İçtüzük ve Anayasanın emredici hükümleri varsa onu yerine getirmek lazım" karşılığını verdi. İnat etmenin fayda sağlamayacağını dile getiren Elitaş, "TBMM, 61'nci Hükümeti onaylayıp karar verecek. Ama var olup da varlıklarından haberdar olmayan sanal bir muhalefet partisi ile karşı karşıyayız. Sanal alemden gerçek aleme gelmesini tavsiye ediyoruz" dedi.

7/03/2011

seyyah1906

chp'nin tasarısı sosyalist enternasyonal konsey toplantısında kabul edildi

Yunanistan'ın başkenti Atina'da dün başlayan Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı sona erdi.

CHP'nin, Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı'na sunduğu, ''yemin etmeleri engellenen seçilmiş milletvekillerinin hukuki durumuyla ilgili'' karar tasarısı, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun başkanlık ettiği Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı'nın son oturumunda kabul edildi.
CHP'nin, Konsey Genel Kuruluna sunduğu karar tasarısında, ''Sosyalist Enternasyonal, Birleşmiş Milletler Uluslararası Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi ile Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu hükümleri ve AİHM'nin içtihatları doğrultusunda, usulüne uygun olarak seçilmiş parlamento üyelerinin halk tarafından kendilerine verilmiş görevleri yerine getirmelerinin yargı veya başka yollarla engellenemeyeceği teyit edilmektedir'' denildi.
CHP'nin bu karar tasarısı, okunduktan sonra, son oturuma başkanlık eden Sosyalist Enternasyonal Genel Başkanı Papandreu tarafından Genel Kurul delegelerinin oyuna sunuldu.

Sosyalist Enternasyonal Konseyi Genel Kurulu, CHP'nin karar tasarısını oy birliğiyle kabul etti.

Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı, 1–2 Temmuz'da 91 ülke ve altı uluslararası organizasyondan 300 delegenin katılımıyla Atina'da yapıldı. Toplantıda CHP'yi, Kemal Kılıçdaroğlu'nun başkanlığında bir heyet temsil etti.
seyyah1906

mazeretsiz beş oturuma katılmayan milletvekilinin vekilliğinin düşürülmesi konuşuluyor

Yeni Şafak gazetesinin haberine göre, yemin krizi ara seçim seçeneğini gündeme taşıdı.
Siyasi kulislerde, genel kurula mazeretsiz olarak beş birleşim katılmayan milletvekillerinin, vekilliğinin düşürülmesi konuşuluyor.
AK Parti yöneticilerine göre, "Bu yorum için erken." MHP ise devamsız miletvekilleri ile ilgili Meclis Başkanlığı'nın bu yetkiyi kullanabileceği görüşünde.
"CHP ve BDP olmadan da Meclis çalışacak." Başbakan yemin krizi konusunda son noktayı böyle koydu. Çözüm taleplerine karşı adeta meydan okudu.
Kriz de, krizin nasıl çözüleceği konusundaki tartışmalar da devam ediyor.
Tutuklu vekillerin Meclis'e nasıl geleceği tartışılırken, şimdi siyasi kulislerde,
yemin etmeyen milletvekillerinin vekilliğinin nasıl düşürüleceği de konuşulmaya başlandı.
Yeni Şafak gazetesinin haberine göre, CHP'liler yemin etmemekte direnirlerse, AK Parti'nin Anayasa'nın 84. maddesini işletmesi gündeme gelecek.
O madde, Meclis'e mazeretsiz olarak beş birleşim gelmeyen milletvekilinin vekilliğinin düşürülmesini öngörüyor.
Anayasa ve içtüzüğe göre, mazeretsiz olarak beş birleşime katılmayan milletvekilinin durumu önce Meclis Başkanlık Divanı'nda görüşülüp karara bağlanacak. Sonra da, Meclis Genel Kurulu'nda milletvekilliğinin düşürülmesi için oylama yapılacak. Oylamada, milletvekilliğinin düşürülmesi için 276 oy yeterli.
Anayasa'ya göre, 550 milletvekilinden 28'i eksilirse üç ay içinde ara seçime gitmek zorunlu. Yeni Şafak gazetesinin haberine göre, ara seçim formülü işletildiğinde Meclis aritmetiği bir kez daha değişecek.
AK Parti yöneticileri haber ve kulislerle ilgili olarak, "erken yorum" değerlendirmesini yaptı. Bu yetkinin henüz kullanılmadığına dikkat çektiler.
Kullanılması durumunda da yetkinin AK Parti de değil, Meclis Başkanlık Divanı ve Genel Kurul'da olduğunu söylediler. AK Parti yöneticileri, Anayasa'nın 84. maddesinin mazeratsiz olarak Genel Kurul'a katılmayan milletvekilleri için yaptırım öngördüğüne de dikkat çektiler.
Yemin eden diğer parti MHP'ye göre, milletvekilliğinin düşürülmesine dönük bir girişim olmamalı. Ama milletvekillerinin görev yeri de parlemento, onlar da görevini yapmalı.

6/29/2011

seyyah1906

akp grup başkanvekili bekir bozdağ herkes konuşuyor ağzı olan konuşuyor hesabı

AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, BDP'nin desteklediği milletvekilleri ile CHP'li milletvekillerinin yemin etmemelerinin, demokrasi açısından üzücü olduğunu ifade etti.
Tutuklu milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile ilgili sorunun ''CHP'nin bizzat yarattığı sorun'' olduğunu belirten Bozdağ, CHP'nin, bu durumu daha adaylık sürecinde bildiğini ifade etti.
Parlamento'nun bugüne kadar hiçbir şekilde boykot edilmediğini kaydeden Bozdağ, ''TBMM ilk defa böyle bir boykot ile karşı karşıyadır. Parlamento, CHP ve BDP tarafından tehdit edilmektedir. Bugüne kadar TBMM hiçbir dönemde hiçbir tehdide boyun eğmemiştir. CHP bu davranışı ile fevkalade yanlış çığır açmıştır. Yarın herhangi bir parti 'Benim dediğim olmazsa Parlamento'ya gelmiyorum' diye dayatma yaptığı zaman Meclis'i her tehdit edenin karşısında boyun eğer duruma getirmeye kimsenin hakkı yoktur'' diye konuştu.

Bozdağ, CHP'nin, milletin kendisine verdiği iradeye, desteğe saygı duyması, bu desteğin sesini Parlamento'ya taşıması ve sorunun çözümüne ilişkin önerilerini ortaya koyması gerektiğini ifade etti. Sorunun, ''CHP'nin yarattığı, büyüttüğü ve kilitlediği'' bir sorun olduğunu belirten Bozdağ, tehdit ya da başka usullerle Parlamento'nun farklı yönlere sevkinin yanlış olacağını vurguladı. Bozdağ, CHP'nin boykot dışında sorunun çözümüne ilişkin tek bir önerisini görmediklerini kaydetti.


'Ağzı olan konuşuyor'

Tepkisel çözümlerin her zaman farklı sonuçlarının ortaya çıktığını belirten Bozdağ, şöyle devam etti: ''Tutukluluk sürelerini, milletvekili olduğu zaman kaldırma yolunda bir düzenleme yaptığınızda bunun ortaya çıkaracağı sonuçlara iyi bakmak lazım. Yani şimdi, 'milletvekili seçilen bir kişi hakkında herhangi bir mahkumiyet yoksa tutukluluk kararı kaldırılır ve milletvekilliğine devam eder' diye bir düzenleme yaptığınızda ne gibi durumlar karşınıza çıkabilir? Örneğin Alparslan Aslan... Tutuklu sanık. Aday gösterilse, hapishaneden çıkıp Meclis'e gelip yemin etmesine Türkiye, CHP ne diyecek? Diyelim Ogün Samast... Seçildi, tahliyesine karar verildi. Parlamento çalışmalarına gelip katılacak mı? Veya Kandil'de Murat Karayılan... Hakkında mahkumiyet yoksa, bağımsız aday oldu ya da bir parti aday gösterdi ve seçildi. Sonra silahı bırakıp Parlamento'da gelip yemin edecek mi? Biz bunu kabul edecek miyiz? Bunların ortaya çıkaracağı sonuç o kadar çok ki. Herkes konuşuyor. 'Ağzı olan konuşuyor' hesabı...''


'Parlamento çalışmalarını engellemez'

Bozdağ, CHP'li milletvekillerinin yemin etmemelerine rağmen grup yöneticilerini seçmelerinin geçerli olup olmadığı yönündeki soru üzerine, grup başkanvekillerinin seçilebileceğini, buna engel bir durum olmadığını, ancak Genel Kurul ve komisyon çalışmalarına katılmaları için yemin etmeleri gerektiğini söyledi. Bozdağ, milletvekillerinin yemin etmedikleri sürece danışma kurulu ya da grup önerilerine imza atma imkanlarının olmayacağını kaydetti. Bekir Bozdağ, TBMM Geçici Başkanı Oktay Ekşi'nin yemin ettiğini, milletvekili sıfatına haiz olduğunu ve kanun teklifi verebileceğini söyledi.

Bozdağ, CHP'nin yemin etmeme tutumunu sürdürmesi halinde Meclis Başkanı seçiminde herhangi bir aksama olmayacağını ifade etti. CHP'nin bu tutumunun TBMM'nin çalışmalarına engel bir durum olmadığını anlatan Bozdağ, ''Toplantı ve karar yeter sayılarında aranan şartlar sağlanırsa çalışmalar devam eder. Bunu herhangi bir partinin engellemesi söz konusu değildir. Genel kurul ve komisyon çalışmaları da yapılabilir. Parlamento çalışacaktır. Ama biz, anamuhalefet partimizin de Meclis'in bütün organlarında temsil edilmesini arzu ediyoruz'' dedi. Bekir Bozdağ, Meclis Başkanı adayı ile ilgili ön plana çıkan bir isim olup olmadığı yönündeki soru üzerine, bu konuda CHP ve MHP ile görüş alışverişinde bulunulduğunu, ancak herhangi bir ismin önerilmediğini söyledi.